Films, politics and history: the eample of the Gallipoli Campaign
Abstract
The Gallipoli Campaign, which turned out to be a failure for the Allies
and a victory for the Ottoman Empire, is a significant part of World War One.
The representation of the Gallipoli Campaign in film and its connection to politics and history have thus far not been academically examined from a comparative perspective. To fill the literature gap, I conducted a document analysis of
four films about the Gallipoli Campaign, focusing on the experience of the
Australians and the Turks. I chose two Australian and two Turkish films based
on their accessibility and recognition. Two of those films, Gallipoli (1981) and
The Water Diviner (2014), are Australian-made and show mostly the Australian
experience. The two other films, Çanakkale 1915 (Gallipoli 1915, 2012) and Çanakkale Yolun Sonu (Gallipoli: End of the Road, 2013) are Turkish-made and emphasize the Turkish experience. All four films highlight the inhuman characteristics
of war and the suffering of the soldiers and their families, hence the common
pain. Not surprisingly, patriotism and heroism are the emotions that emerge in
all the films in question because, for the Australians, the Gallipoli Campaign
was part of the national identity-building process, whereas for the Turks it was
about the survival of the nation and the defense of the motherland. The four
films also have the common point of a somewhat anti-British approach, though
482
Şebnem Cansun
the Australian-made films differ from the others by having more anti-war elements. The Water Diviner has a pro-Turkish political perspective whereas Gallipoli 1915 seems to cater to the current political arena in Turkey. A future work
could include other films about the subject and make a complementary comparison Çanakkale Savaşı, ki İtilaf Devletleri için bir başarısızlık, Osmanlı İmparatorluğu için ise zaferle sonuçlanmıştır, Birinci Dünya Savaşı’nın önemli bir
kısmıdır. Çanakkale Savaşı’nın filmde temsili ve bunun siyaset ve tarih ile ilintisi karşılaştırmalı perspektifle akademik olarak bugüne dek incelenmemiştir.
Bu literatür eksiğini gidermek üzere, Avusturalyalılar ve Türkler’in tecrübesine
odaklanarak, Çanakkale Savaşı hakkındaki dört filme doküman analizi yaptım.
Erişilirlik ve tanınırlıklarını çıkış noktası alarak iki Avusturalya ve iki Türk filmi seçtim. Bunlardan ikisi, Gallipoli (Gelibolu, 1981) and The Water Diviner (Son
Umut, 2014) Avusturalya yapımıdır ve özellikle Avusturalyalı tecrübesini gostermektedir. Diğer iki film ise, Çanakkale 1915 (2012) ve Çanakkale Yolun Sonu
(2013) Türk yapımıdır ve Türk tecrübesini vurgulamaktadir. Dört film de savaşın insanlıkdışı özellikleri ile askerler ve ailelerinin acılarını, dolayısıyla ortak
üzüntüyü vurgulamaktadir. Şaşırtıcı olmayan şekilde, vatanseverlik ve kahramanlık bahsedilen filmlerdeki öne çıkan duygudur, çünkü Avusturalyalılar için
Çanakkale Savaşı milli kimlik oluşturma sürecinin parçası, Türkler için ise milletlerinin hayatta kalma mücadelesi ve anavatanlarının savunulmasıdır. Dört
filmin diğer ortak noktası Britanya karşıtı yaklaşımdır, öte yandan Avusturalya
yapımı filmlerde diğerlerinden daha fazla savaş-karşıtı unsurlar vardır. The
Water Diviner’da Türk taraftarı bir siyasal yaklaşım vardır, Çanakkale 1915 ise
Türkiye’deki güncel siyasal arenaya hitap eder görünmektedir. İlerideki çalışmalar konu hakkındaki diğer filmleri de içerebilir ve tamamlayıcı karşılaştırma
yapabilir