Fenari İsa Camii'nin Osmanlı arşiv belgelerindeki XIX. yüzyıl onarım kayıtları
Abstract
Fenari İsa Camii aslen x.yiizyilda kilise olarak inşâ edilmiş olan Konstantinos Lips Manastir Kilisesi’dir. Yapının İçinde bulunduğu bölge, Bizans döneminde Lykos Vadisi olarak adlandırılmaktaydı (Kuban 2004: 11, Müller-Wiener 2007:126). Kilisenin inşâ- si 901 yılında başlamış ve Constantinos Porphyrogenitus’a göre 7 yılda tamamlanmıştır (Macridy 1964: 255). Bizansh Amiral Konstantinos Lips tarafından Lips Manastirfnin bir parçası olarak yaptırılan kilise, Meryem’e (Panachrantos) adanmıştır (Theophanes Continuatus 284-813: 371)1. 1261 yılında Latin işgalinden şehri geri alan Palaiolo- gos hanedanından imparator Mikhael Palaiologos’un eşi imparatoriçe Theodora Du- kana Vatetzona kuzey kiliseyi onararak, hemen güneyine Yahya Peygambere adadığı 'Aziz loannes Prodromos Kilisesi”ni kendisi ve ailesi İçin mezar kilisesi olarak yaptırır.2 Güney kilisenin bir mezar şapeli olarak kullanılması, Palaiologoslar donemi İçin kutsal bir yapı haline gelmesine neden olmuştur. Yapıda daha fazla mezar yeri elde etmek ama- ayla XIV. yüzyılın sonlarında bati ve güney kısmına "L” planh dış narteks ve parelddesion eklenmiştir. (Eyice 1963:12, 51, Macridy 1964:267-268). Konstantinos Lips Manastır Kilisesi, XV. yüzyılda kilise olarak işlevini sürdürmekte olup, Fatih Vakfiyeleri’nde, Nasrani Aleksi mülkünden Lips Manastın olarak nitelendi- rilmektedir (Vakfiye 1938: 96, 166. beyit). Sultan II. Bayezid döneminde yapının güney kilisesi Şeyhülislam Mehmed Efendi’nin torunu Fenarizade Alaaddin Ali bin Yusuf Efendi tarafından mescide çevrilmiştir. (Ayvansarayi 1865: 158, Paspates 1877: 324, Millingen 1912: 1285 Eyice 1988: 338). 1633 yangınından sonra harap olan yapı, ,636 yılında Sadrazam Bayram Paşa tarafından onarılmıştır (Muller-Wiener 2007: 127). Güney
kiliseye minber eldenerek, yapı camiye çevrilmiştir (Ayvansarayi 1865: 158, Eyice 1988:
338, Mitler—Wiener 2007: 127, Tamer 2003: 762).
XV. yüzyılın sonlarında Fenarizade Ali Efendi manastır hücrelerini Halveti Zaviyesi’ne
dönüştürmüştür (Eyice 1988: 338). XVII. yüzyılın sonlarında yapı, ’Fener-i İsa
adim almıştır (Ayvansarayi 1865: 158).
Yapı 1918 yılındaki büyük Fatih Yangınında harap olup, kullanılamaz hale gelmiştir
(Eyice 1988: 338). 1929 yihnda yapıda Macridy önderliğinde, Süleyman Hikmet’in
Istanbul Arkeoloji Müzeleri ile birlikte yürüttüğü arkeolojik kazı çalışmaları yapılmıştır
(Macridy 1964:254). Bu kazılarda yapıya ait mermer mimari parçalar ile lahitler bulunmuştur
(Macridy 1964:269- 270). Bazi mimari elemanlar ve !ahitlerin bir kısmı İAM’ne
teslim edilmiştir; harap durumda olan ve yapıda bırakılan lahitler ise 1930-1960 yıllarmda
parçalanarak, yok olmuştur (Eyice 1988:339).
1942 yihnda caminin minaresi yıkılmış (1947 ,( غ[;/: 338 yihnda ise Ayasofya
Müzesi’nin yönetiminde küçük onarmalar geçirmiştir (1//،7— Wiener2007:128). 1959-
1960 yıllan arasında Eski Eserler Umum Müdürlüğünün bütçesiyle, Cahide Tamer kontrolünde
onanm geçirmiş ve cami olarak tekrar kullanıma açılmıştır (Tamer 2003: 168).
GEEAYK’nun 15/11/1975 tarih ve 8740 sayılı kararma göre minarenin özgün duvarlarına
zarar vermeyecek şekilde, yangın öncesi fotoğraflar¡ incelenerek, eski ölçülerinde yeniden
yapılmasına karar verilmiştir. Yapıda son yıllarda gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları
ile cami İşlevi devam etmektedir.
Bu çalışmada yapının XIX. yüzyıldaki durumu, onarımmm yapılması İçin padişaha
yazılmış arzuhaller ile onanm kayıtlan Başbakanlık Osmanh Arşivi ile Vakıflar Genel
Müdürlüğü arşiv belgeleri üzerinden değerlendirilecektir.